24 Ekim 2011 Pazartesi

hayalperest..

Şaraptan bir yudum alırken bağı, etten bir parça kopardığımda neandertalleri, balık tutarken deniz altındaki milyonlarca balığı, eski korsanları, sakin sessiz balıkçı kasabalarını, elma yerken köyü, sabah kahvaltısında hababam sınıfı izlerken saflığı, iyiliği hayal etmeyi seviyorum.. bütün kötü şeylere rağmen zamanın ve doğanın varlığı beni rahatlatıyor..

Hiç yorum yok: